Muhammet Adiloğlu
Tüm dünya ülkelerini etkisi altına alan pandemi sebebiyle son yıllarda emtia fiyatlarındaki astronomik artış, hemen hemen tüm sektörler ile birlikte İnşaat maliyetlerini de ciddi bir şekilde yükseltmiştir. Bu durum artık her vatandaş tarafından bilinen bir gerçektir. Bizim burada dikkat çekmek istediğimiz İnşaat maliyetlerinde, vatandaşlar tarafından hesaba katılmayan, görünmeyen, fakat gerçekte olan enflasyon haricindeki maliyet artışıdır. Bunlar nedir? Bunlara genel olarak yönetmelik değişiklikleri ile oluşan ek maliyetler diyebiliriz.
Yönetmelik değişikliklerinden kaynaklanan maliyet artışları dediğimizde, beton sınıfının eski yönetmeliklere göre daha da yükselmesi, inşaat demiri kullanım kat sayısının artması, yapı denetim sisteminin değişmesi ve yapı denetim bedellerine gelen astronomik artışlar, asansör yönetmeliğinin sürekli değişmesi, binalara yapılan asansör sayılarının artması, yeni otopark yönetmeliğinin sonucunda oluşan ilave kapalı alanlar, sığınaklar için zorunlu mekanik tesisat uygulamaları, işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili saha uygulamalarının yaygınlaşması gibi bir yığın madde sayabiliriz.
Değişen otopark yönetmeliğinin İnşaat maliyetlerini getirdiği yükü biraz açacak olursak şunları söyleyebiliriz. Önceki otopark yönetmeliğinde 150m2 ye kadar olan üç adet daireye bir otopark ve bağımsız bölümlere bakılmaksızın bir araç iki aracı engelleyebiliyordu. Yani araç başına 20m2 ile otopark ihtiyacı karşılanabiliyordu. Yeni yönetmelik ile daha fazla otopark ihtiyacı oluyor. Ayrıca, kolonların durumu ve her bir bağımsız bölümün aracı diğer bağımsız bölümün aracını engelleyemediği için her bir araç için düşünülen 20m2 den çok daha fazla alan gerekiyor. Bu durum da bizlere her bir bağımsız bölüm için toprağın altında daha fazla kapalı alan m2 imal etmemizi gerektiriyor. Böylece maliyetler ciddi şekilde yükseliyor. Burada dikkat çektiğimiz nokta maliyetin artıyor olmasıdır. Yeni otopark yönetmeliği doğru değil diyemeyiz. Aksine çok yerinde bir değişiklik olduğunu söyleyebiliriz.
Görünmeyen maliyet artışları ile ilgili saydığımız bir çok madde içerisinde, demir kullanım katsayısının artması da önem arz etmektedir. On yıl önce yapılan projenin aynısını günümüz şartlarında statik açıdan projelendirecek olursak, kullanılan demir kg miktarının arttığını çok rahat gözlemlemekteyiz. Türkiye genelinde yaşanan her türlü asansör kazalarının ardından sürekli zorlaşarak değişen bir asansör yönetmeliğine son günlerde iki katlı yapılar için de asansör boşluğu yeri ve yüksek ve belli m2 üstündeki kat tablalarında iki asansör zorunluğu gelmesi de maliyet artışlarına ciddi manada etki etmektedir.
İnşaat maliyetlerinde enflasyon artışına bağlı olarak gerçekleşen artışların yanında görünmeyen maliyet artışlarının yönetmeliklerden kaynaklı olduğunu görmekteyiz. Sadece enflasyona dayalı bir artış olsaydı vatandaşları alım gücü noktasında bu denli zorlamazdı. Bu maliyet artışlarının inşaat sektörüne nasıl etki edeceğini önümüzdeki süreç bizlere gösterecektir.